Bu belirtilere dikkat: ‘Tekno boyun’ olabilirsiniz!

Cep Telefonu Kullanımı Boyun Sağlığını Tehdit Ediyor!

Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Hamza Sucuoğlu, cep telefonu, tablet ve bilgisayar gibi cihazların uzun süre yanlış pozisyonda kullanılması sonucu boyun kaslarında yapısal bozukluklar meydana geldiğini belirterek, bu durumun özellikle çocuk yaş grubunda da yaygınlaşmaya başladığını söyledi.

“GENÇLERDE VE ÇOCUKLARDA GİDEREK YAYGINLAŞIYOR”

Özellikle cep telefonu, tablet ve bilgisayar gibi teknolojik cihazların kullanım süresinin artmasının hastalığın görülme sıklığını artırdığını söyleyen Doç. Dr. Sucuoğlu, dedi.

Cep boyun hastalığının eskiden daha çok erişkin yaş grubunda görüldüğünü belirten Doç. Dr. Sucuoğlu, “Son yıllarda teknolojik cihaz kullanımının çocuklarda ve gençlerde de yaygınlaşmasıyla bu yaş grubunda da sıkça karşılaşmaya başladık. Özellikle 4-5 yaşından itibaren çocukların uzun süre tablet ve telefon kullanmaları, boyun sağlığı açısından ciddi tehdit oluşturuyor” ifadelerini kullandı.

“CEP BOYUN HASTALIĞINDAN KORUNMAK İÇİN ÖNERİLER”

Tekno boyun hastalığını önlemek için alınması gereken önlemlere değinen Doç. Dr. Sucuoğlu, şunları önerdi:

“Telefon ve tablet kullanım süresini azaltın. Özellikle çocuklar ve gençlerde uzun süreli kullanım alışkanlıklarının önüne geçmek önemlidir. Cihazları göz hizasında tutun. Mümkünse cihazları göz hizasında kullanmak boyun eğimini azaltacaktır. Düzenli mola verin. Cihaz kullanırken en az 30 dakikada bir kısa molalar vermek gerekir. Boyun egzersizleri yapın. Boyun kaslarını güçlendiren germe ve gevşeme egzersizleri düzenli olarak yapılmalıdır. Doğru duruş alışkanlığı edinin. Ergonomik düzenlemeler yapılmalıdır boyun ve başın öne eğik pozisyonda kalmaması için.”

“AİLELERE VE ÖĞRETMENLERE UYARI”

Cep boyun hastalığının önlenmesinde ailelerin ve öğretmenlerin rolüne vurgu yapan Doç. Dr. Sucuoğlu diye konuştu.

Related Posts

Yatmadan önce yediğinizde uykuya yüzde 50 daha hızlı dalmanıza yardımcı olacak meyve!

İspanyol kardiyolog, bu meyveyi “gece rutininize dahil etmenin, dinlenme ihtiyacınızı doğal olarak karşılayabileceğini” iddia ediyor.

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük riskmiş

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

Alerjiyle karışan Covid-19 belirtilerine dikkat!

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, Mayıs ayında artan sıcaklıklar ve çevresel faktörlerle birlikte hem alerjik hem de viral hastalıkların yaygınlaştığını belirterek, özellikle alerjik astım ve rinit gibi rahatsızlıkların belirtilerinin Covid-19 gibi viral enfeksiyonlarla karışabileceğine dikkat çekti.

Klozetten 75 kat daha pis, salonda baş köşede duruyor! Karbonat tek çaresi

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.

Uzmanı uyardı: ‘Kanser tedavisinde bitkisel kürlere dikkat’

Bilimsel dayanağı olmayan ürünlerin hastalara zarar verebileceğine dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Akosman, “Bazı bitkisel kürler karaciğer enzimlerini etkileyerek ilaçların metabolizmasını değiştirebilir, hatta bazı vakalarda hayati riskler oluşturabilmektedir. Bugüne kadar bitkisel kürlerin kanseri tedavi ettiğine dair bilimsel olarak kanıtlanmış hiçbir klinik veri bulunmamaktadır. Bitkisel ürünler yanlış zamanda ve dozda kullanıldığında faydadan çok zarar getirebilir. Bu nedenle onkoloji hekimiyle iş birliği içinde olunması hayati önem taşır” dedi.

Doğuştan gelen kalp anomalisinden 47 yaşında kurtuldu

İstanbul’da yaşayan evli ve 1 çocuk annesi Dilek Cömert (47), çocukluğundan beri sık sık akciğer enfeksiyonu geçiriyor ve hastaneye gittiğinde bronşit, zatürre, verem gibi farklı farklı teşhisler alıyordu. Hareket ederken yorulan ve sürekli dinlenme ihtiyacı hisseden Cömert’e 2006-2007 yılında ‘scimitar sendromu’ denilen kalp anomalisi teşhisi konuldu. Cömert, kardiyoloji doktorunun önerisiyle Prof. Dr. Mehmet Salih Bilal’e muayene oldu. Prof. Dr. Mehmet Salih Bilal, tarafından kalbi durdurulmadan minimal invaziv (kapalı yöntem) ile ameliyat edilen Cömert, yaklaşık 3 saatlik ameliyatından ardından sağlına kavuştu ve taburcu oldu.